Bu yazı dizisine başladığımda, birinci eksen tez, ikinci eksen anti-tezdir demiştim. Yıkıcı bir çatışma içine girmiş farklı bileşenlerin, bir potada erimesiyle ortaya yapıcı bir enerji çıkar. Bu değişimdir. Ancak kaosun değişime yol vermesi için gereken bir geçiş aşaması vardır; bu da sentezdir, ya da günlük dilde kullandığımız haliyle çözüm! 3. ve 9. Evlerin oluşturduğu 3.eksende yer alan İkizler ve Yay burçlarının temel meselesi, bir senteze ulaşarak değişimi mümkün hale getirmektir.
Her iki burcun da hareket özgürlüğüne olan düşkünlükleri dikkat çekicidir. İkisi de değişimi sağlayan bileşenleri takip etme ihtiyacı içindedirler. Gözlemek, duymak, bilmek onların ortak tutkusudur. Bu nedenle kapsama alanlarının kısıtlanmasına gelemezler. İkisinin de katlanmakta en fazla zorluk çekecekleri durum, sınırlı bir alanda yaşamaya mahkum edilmektir.
3. evin sahibi İkizler Merkür’ün haylaz çocuğudur. O akışı farketmenin ve onunla beraber davranmanın peşindedir. Algı ve tepkileri güne hatta ana odaklıdır. Bu yüzden duygulanmaya vakti yoktur. Gelen yayını enstantaneler halinde farkeder ve yansıtır. Yansıttıkları arasında anlam kopuklukları ve tutarsızlıklar olması onu ilgilendirmez, zira dönüp bakmaya vakti yoktur. Pratiktir. Anında uygulanabilir çözümler üretmeye yatkındır. Uzun vadeli planlara çok sıcak bakmaz, nitekim içsel olarak yaşamın değişkenliğine inanmaktadır. Bu nedenle bir duruma veya düşünceye takılı kalmak yerine, yaşam koşullarını belirleyen bileşenlerdeki değişime uyan yeni yönler belirlemeye çalışır. Başkalarına son derece güvensiz gelen bu tavır ona yaşamın doğasındaki tehditkar değişkenlik karşısında, ‘’güvenli’’ olan tek yaklaşım gibi gelmektedir. Hayatta kalmanın tek yolunun hareket halinde olmak olduğu konusunda sağlam bir inancı vardır. O yüzden olması gerekenlerle değil, olanla ve bu durumda alınabilecek en iyi pozisyonla ilgilidir. Zaman zaman etik yoksunluğu ve yanar dönerlikle suçlanmasının en önemli nedeni de budur : ). Kaosun bu kadar farkında olmak onu biraz huzursuz ve kaygılı yapar. Zihni, çenesi ve elleri durmak bilmez. Bir şey yapmaya öylesine takıntılıdır ki; bazen durgun suyu bulandırır, bazen de enerjisini gereksiz ayrıntılara harcayıp, meselenin özünü gözden kaçırır. Konuşmayı, verili durumu analiz etmeyi sever ama derin anlamlar yüklemeyi, tahmin etmeyi ve söz vermeyi sevmez. Bir ikizlerle yaşamak, hayatını televizyon karşısında geçirmek gibidir. Asla sıkılmazsınız! Veri bombardımanına, hızlı duygusal iniş çıkışlara ve aksiyona boğulursunuz. Ancak bir süre sonra yaşamın içi boşalmaya başlamış gibi hissetmeniz mümkündür.
9. evin sahibi Yay ise Jüpiter’in sadık mürididir. Yeni ufukların kaşifi, büyük umutların taşıyıcısı, geniş kitlelerin yol göstericisidir. Yalnız yakın çevresinde değil, dünyada hatta uzayda olup biten herşey onu ilgilendirir. Durumun tespiti onu tatmin etmez. O kaosu yaratan elin mantığını çözümlemenin, değişime anlam yüklemenin ve bundan sonra olabilecekleri tahmin etmenin peşindedir. Önyargısız bir biçimde ufkunu açacak her fikri inceler, her türlü bilgiyi bir araya getirir ve ‘’mükemmel’’ açıklamayı yapmak için canla başla çaba gösterir. O, öğretmenleri zor durumda bıkan soruları soran bir öğrenci ve öğrencilerin derslerini bir ruhani liderin vaazlarını izler gibi takip ettiği bir öğretmendir. Yay kürsüyü sever.
Denizin derinlerinden ve ufkun ötelerinden getirdiği hazinelerini paylaşacak birilerini buldu mu, keyfine diyecek olmaz. Büyük bir coşkuyla anlatır, anlatır ve anlatır… Bugün onun için dar bir alandır. Onun gözü hep gelecektedir. Daima ulaşılması gereken idealleri ve bunlara nasıl ulaşılabileceği hakkında ilginç fikirleri vardır. Ancak bu fikirleri gündelik yaşama geçirirken nasıl aksiyonlar alınması gerektiği konusuyla fazla ilgili değildir. Çözümlemiş olmak onu yeterince tatmin eder. Sebep ve sonuç ilişkilerini kurduğu anda görevi bitmiş gibidir. Bu nedenle birazdan yağmur yağacak deyip, şemsiyesini almadan sokağa çıkan birine benzer : ).
Varoluş amacını gerçekleştirmek için her burcun kendi gölgesi ile bütünleşmesi gerekir. Bu bütünleşmeyi sağlayacak olan şey, bulunduğu eksenin diğer ucundaki burcu yargısızca değerlendirebilmektir. İkizler ve Yay’ın gerçekten de birbirlerinden öğrenecek çok şeyi vardır. İkisi de dar bir alanda kısıtlı kalmaktan hoşlanmazlar demiştik. Eğer bunu bir işkenceye çevirmek istiyorsanız, bir İkizler’le bir Yay’ı aynı evin içine kapatın! İki klostrofobik ilk birkaç günü birbirlerinin enerjisini tüketircesine kavga etmekle geçirirler. Bu yanyanalıktan kaçış olmadığını ve yolculuk edebilecekleri tek yerin birbirlerinin arkadaşlığı olduğunu farkettiklerinde ise, karşılarındaki kişinin zihninde kendi gölgeleri ile yüzyüze gelirler;
İkizler güncel olanı kaydeder yani veri toplar. Hızlı düşünmeyi ve tepki vermeyi bir avantaj olarak görür. Bu nedenle bazen olayların birbirlerine bağlı anlamları ve uzun vadeli sonuçları üstünde düşünmeden konuşur ve davranır. Ancak gerçek çoğu kez anlar itibariyle görünenden ibaret değildir. Kısa vadede uygun gibi görünen yaklaşımlarla, bazen orta ve uzun vadede İkizlere zarar verir ya da amaca giden yolu uzatır. İkizlerin, yaşamın döngüsünü çözümlemeye uğraş veren Yay’dan öğrenmesi gereken ilk ders, bilgiyi hazmetmek ve yaşadıklarının anlamını idrak etmektir.
İkizler kendi algılarına ve reflekslerine çok güvenir. Başka insanlara bağımlı olmaktan sıkılır. O yüzden ortak amaçlara göre hareket etmek ve ortak kararlara uyum göstermekte isteksiz davranır. Sorumluluk almaktan kaçındığı için, sınırlarını baştan çizip, fazla beklenti oluşturmamaya da dikkat eder. Ama ilişkiler İkizler için solunan hava, içilen su gibidir. 3. Ev yakın çevreyi temsil eder. İkizler tanıdık olmadığı, alıştığı bağlantıları kuramadığı ortamlarda kendini kaybolmuş hisseder. Ancak bencillik olarak algılanan davranışları yüzünden, onu besleyen bu bağlantıları zedeleyebilir. İkizlerin toplumsal amaçlara kendini adayan Yay’dan öğrenmesi gereken ikinci ders, çıkar birliklerinin ancak işbirliği ile sürdürülebileceğini kabul etmek, onu hayatta tutan ilişki ağlarındaki insanların kaygı ve ihtiyaçlarına duyarlı olmak ve gerektiğinde başkalarının sorunlarına zaman ve enerji ayırmaktan yüksünmemektir.
İkizler ‘’gerçekçi’’ olduğunu iddia eder. Her durumda başının çaresine bakmaya ve diğerlerinin kaderiyle fazla kafayı yormamaya yatkındır. Çok sıkıştı mı, neyi ya da kimi incittiğine fazla dikkat etmeden, kendi yoluna gider. Ancak güvenilir olmayı bilmeyen kişi, güvenmeyi de bilmez. Yaşam görünürde bir kaostan ibaret olsa da, temelinde ihtişamlı bir denge ve her ihtiyacımız olanı sunmaya hazır bir kaynak barındırır. Kendimizi yetersiz ve çaresiz hissettiğimiz anlarda, bize uzanacak bir el ve önümüzde yanacak bir ışık olduğuna inanmaz ve bu yardımı hakettiğimizi düşündüren temiz bir vicdana sahip olmazsak, yaşamın dar geçitleri birer kabusa döner. İkizler’in, imkansızı başarmaya kararlı ve idealist Yay’dan öğrenmesi gereken üçüncü ders, zeka ve uyanıklığın yetişemediği yerlere ancak vicdan ve iman’la gidilebileceğini farketmektir.
Yay akışı izleyip anlamlandırmaya gayret eder. Bilgiye hakim olduğunu düşündüğü zaman da yorum yapar. Her yorum bir miktar hüküm içerir. Yay’ın yorumları bazen geçmişi yargılamaya ve olabilecekler hakkında varsayımlar üretmeye dönüşür. Yola çıkarken gerçeğin peşindedir. Oysa gerçeği yargılamaya başladığında, doğasındaki hoşgörü ve açık görüşlülüğe zarar verecek bir biçimde keskinleşmiş ‘’doğrular ve yanlışlar’’ın savunuculuğunu yapmaya soyunabilir. Yay bilge bir öğretmen olmak ister. Ancak öğretebilecek kadar bilge olmak için, hayatın öğrencisi olmaktan vazgeçmemek gerekir. Gerçeğin peşindeki yolcu, ‘’ben herşeyin en iyisini ve en doğrusunu bilirim’’ demeye başladığı anda, yaşamın özündeki değişim gerçeğini göz ardı etmeye başlamış demektir. Yay’ın veri toplamayı ve güncel kalmayı seven İkizlerden öğrenmesi gereken ilk ders, değişimi anlamlandırmak için olayları tarafsız olarak gözlemlemeyi sürdürmek ve fikirlerini değiştirmeye açık olmaktır.
Yay olasılıklarla ilgilenir. İmkansızı mümkün, uzak görüneni yakın hale getirebileceğine inanır ve engellenemez coşkusunu ve inancını etrafındaki herkese bulaştırır. Ancak üretilen çözümleri projelendirip hayata geçirmeyi başkalarına bırakır. Gündelik ayrıntılar, onun gibi bir vizyonerin yeni fikir ve maceralara aç zihnini doyurmayacaktır. O maalesef yol göstericiliğine ihtiyaç duyan başka insanlara yardıma gitmek, henüz el atılmamış başka yüce amaçlara hizmet etmek zorundadır. Yarıda bıraktığı işler için özür dilemek bir yana, anlayışla karşılanmak, hatta sevdikleriyle birlikte olmak lüksünü ve rahatını feda ettiği hayranlık duyulmak ister : ). Üstün bilgisi ve insan sevgisiyle gönlünü kazandığı insanlar, Yay’ın bu tavrını sorumsuzluk ve samimiyetsizlik olarak nitelendireceklerdir. Yay’ın kendi tercihlerini ifade etmekten çekinmeyen İkizlerden öğrenmesi gereken ikinci ders, çevresinde taşıyamayacağı beklentiler oluşturmamaktır.
Yay’ın kendinden ve başkalarından gizlemeye çalıştığı gerçek, ne yapmak gerektiğine ilişkin teoriler üretmesine karşın, nasıl yapılması gerektiği hakkında pratik sahibi olmadığıdır. Geniş kapsamlı hedeflere odaklı olduğunu ve taktikle değil stratejiyle ilgilendiğini iddia eder. Ama göz ardı ettiği kısa vadeli riskler yüzünden projelerinin geleceğini tehlikeye atar. Öncelikle önünde olan basamağı geçmeye odaklı davranan İkizlerden öğrenmesi gereken ders, büyük değişimlerin hayata geçirilmesi için, hayatta kalmayı sağlayan küçük adımların ve taktik çözümlerin de üretilmesi gerektiğidir.
3. eksenin huzursuz sakinleri İkizler ve Yay bize diğerleriyle aramızdaki farklara ve çıkışsızlığa değil, ortak çıkarlara ve çözüme odaklanmak gerektiğini hatırlatırlar. İnsan için bilinmeyen herşey risktir. Ancak belirsizlik içinde tehditler kadar fırsatları da barındırır. Fırsatlardan faydalanmak ve tehditlerden korunmak için, değişimi tetikleyen faktörleri takip etmemiz ve bilgimizi taze tutmamız gerekir. Bu nedenle İkizler ve Yay yaşamlarını bilginin peşinde geçirirler. İkisi de, eksenin iki farklı ucunda başladıkları hayat yolculuklarını, bilmenin ayrıcalık değil sorumluluk olduğunu öğrenerek tamamlayacaklardır.
Astrolojik Danışmanlık Hizmetleri hakkında bilgi almak için ziyaret edebilirsiniz.
Benzer Yazılar;
Koç burcu ve Terazi burcu: Gölgemizi Kucaklamak
Boğa burcu ve Akrep burcu: Gölgemizle Kucaklaşmak
Yengeç burcu ve Oğlak burcu: Gölgemizle Kucaklaşmak
Aslan burcu ve Kova burcu: Gölgemizle Kucaklaşmak
Başak burcu ve Balık burcu: Gölgemizle kucaklaşmak