10 Eylül, İstanbul saatine göre 12.59’da Zodyak çemberinin son burcu olan Balık burcunda dolunay fazına tanıklık edeceğiz.
Jüpiter, Satürn, Uranüs, Neptün, Plüton ve Chiron şu anda geriliyor. Yani neredeyse bütün gezegenler! Dolunay günü Merkür ve ardından 30 Ekim’de Mars da retro dönemine başlayacak. Ekim ve Kasım aylarında da akrep/boğa ekseninde son tutulmalar var. Yani aralık ayına kadar devam edecek zor bir aşamanın başlangıcındayız.
Balık Dolunayı, rastlantıları, geçmişe dair mistik rüyaları ve yapılan ya da yapılmamış olan fedakarlıkların ağırlığını simgeleyebilir.
Zamanımızı ve enerjimizi en çok ne için harcıyorsak hem o şeyin kölesi haline gelir hem de farkında olmadan o şeye tapınırız. Balık dolunayı, kendimizi adadığınız, aldandığımız bu yüzden de çoğu zaman kendimizi kandırdığımız konuları aydınlatır. Çoktan unutulduğu sanılan şeyler, iki dünya arasında sıkışmış hayaletler gibi karşımıza çıkabilir.
İlişkilerinizde doğru sınırları çizebiliyor musunuz? Birini kurtarmaya mı çalışıyorsunuz yoksa farkında bile olmadan karşınızdaki kişiden beklentiniz sizi kurtarması mı? Kararsızlığınız size acı mı veriyor, bir sisin içinden geçermiş gibi mi hissediyorsunuz? Korktuğunuz için kendinizi nelerden mahrum bırakıyorsunuz? Bağımlılıklarınız, alışkanlıklarınız ve en önemlisi inandıklarınız beden sağlığınıza zarar mı veriyor ya da mutluluğunuza mâni mi oluyor? Başkalarını yargılamadan oldukları gibi kabul ederek koşulsuz sevebiliyor musunuz? Değiştiremediğiniz şeyleri de sevebiliyor musunuz? Kendiniz hakkında neyi duymayı ve bilmeyi reddediyorsunuz? Benzeri sorular ve bu soruların cevaplarıyla yüzleşmek balık burcunda dolunayla birlikte kaçınılmaz hale gelebilir.
Sürekli birilerini suçlamakla çözüm değil sorun üretilir. Çözüm, yaptıklarının ya da yapamadıklarının sorumluluğunu üstlenmekle başlar. Sorumluluk almaya hazır mısınız yoksa sorumluluk üstlenmeden kaçınıyor veya kaçıyor musunuz?
Yalnızlıktan mı korkuyorsunuz?
Kendisiyle baş başa kalamayan kimseyle kalamaz ve kendisine yalan söyleyen, herkesi de aldatabilir.
Dolunay haritasında, Balık burcunun modern yöneticisi Neptün’ün Ay ile kavuşum, Güneş ile karşıt açıları göze çarpıyor. Neptün’ün açıları, anne ve baba, çocuk ve aile gibi konularda karmaşa, uzaklık, kararsızlık anlamına gelir. Bu açılar ebeveynlerinin kurbanı olduğunu hisseden veya kendini ailesini kurtarmaya adayan kişileri, davranış ve tutumları ön plana taşıyabilir.
Suçluluk duygusunu ve duyguların derinliğini temsil eden Neptün, kırılgan buzun üstünde bir sisin içine doğru yürünüyor hissini verirken, aslında başkalarının sizi gerçekten sevip sevmediklerini dert edinebilirsiniz. O zaman hem birini severken hem de sevilmeyi isterken aklınıza koşullu sevginin gerçek sevgi olmayabileceğini getirin.
Balık burcundaki dolunay akışkan ve sıvı bir enerjidir. Dünyanın tüm suları, gözyaşları da dahil olmak üzere adeta Neptün’ün çağrısına kulak vererek yükselir, taşmak ve yeniden birleşmek için bir çatlak ararlar. Duygusal kırılganlığınızın fiziksel rahatsızlıklara dönüşmemesi için canınızı acıtan insanları değil, neden acı çekiyor olduğunuzu çözümlemeye çalışmanız faydalı olacaktır.
Balık’taki dolunayın rüyalarımız üzerinde de muazzam bir etkisi olabilir. Bastırdığımız ya da bastırmaya çalıştığımız tüm hislerimiz, rüyalarımız aracılığıyla yüzeye çıkabilir ve bizi geçmişimizle yüzleşmeye zorlayabilirler.
Ay – Neptün birleşimi, kendini ve başkalarını kandırmak, gerçeği inkâr ederek acı çekmek anlamlarına gelebilir. Gerçekle hayal arasındaki çizgiyi kaybetmemeli, kulağa güzel gelen her şeye aldanmamalı ve kuruntulardan kaçınmalıyız. Zihnimizde labirentler yaratıp, bu labirentlerde kaybolma ya da önceliklerimizi unutma eğilimi gösterebiliriz. Kendinizi kendi zihninize hapsetmeyin. Şefkati pusula olarak kullanarak bir çıkış arayın.
Balık ve başak ekseni, insanların büyük bölümünü etkileyecek toplumsal olayların, salgınların, fırtınaların, sellerin, su kirliliğinin, bazen de tsunamilerin işareti varsayılır.
Dolunay haritasında yaklaşmakta olan bir diğer açı Venüs ve Neptün arasındaki karşıtlık. Bilhassa Eylül’ün ikinci yarısında ortaklıklarda ve ilişkilerde parayla ilgili sorunlar yaşanabileceğini gösteriyor.
Partneriniz için çok çalışıyor ve onun sevgisini kazanmak için sayısız özveride mi bulunuyorsunuz? Eşit ilişkilenmediğinizi ve partnerinizin size karşı adil olmadığını mı düşünüyorsunuz? O zaman ilişkinizi yeniden gözden geçirmeniz gerekiyor. Venüs ve Neptün karşıt açısı, ilişkilerinizdeki saklı meselelerin ortaya çıkması anlamına gelebilir. Bu vesileyle partnerinizin dürüstlüğünü sorgulayabilirsiniz. “Benden gizlediği bir şey mi var, yoksa yalan mı söylüyor? Ya ben eşime ne kadar açık davranıyorum? Gerçekten dürüst müyüm?” Gibi kaygılar yaşanabilir.
Venüs Neptün karşıtlığı aynı zamanda imkânsız bir aşkın arayışı demek. Mesela bağımlılıklarına yenik düşmüş bir partnere duyulan bitmek bilmeyen sevgi ve merhamet. Ya da masalsı bir aşkın beklentisiyle yönünüzü şaşırmak…
Bir diğer taraftan Başak Venüs’ünün rafine ve mükemmeliyetçi aşk ilkesine de aldanırsanız hayal kırıklığına uğrayabilirsiniz. Böylesine çetrefilli bir dönemde yeni bir ilişkiye başlamak da hiç de akıl karı değil. Hele ki sizin yardımınıza muhtaçmış gibi görünen kişilerle!
Belki bu hasatta ekinlerinizden umduğunuz kadar verim alamayacaksınız. Ama en azından gelecek hasat için pek çok ders öğrendiniz. Daha iyi bir sene geçirmek istiyorsanız, tohumlarınızı bereketli topraklara ekmelisiniz. Hasat zamanı gelip çattığında, ruhunuzu doyurmak için üstün olma arzusu hırs ve kıskançlık gibi duyguların değil de sevginin ürünlerini toplarsanız eğer, hasadınız da şüphesiz sevinç dolu geçecektir.
Dünyanın korkunç bir yer olduğunu iddia edenleri dinlemenin, yıkıcı aksiyonlara devam etmenin de bir faydası yok. Kendi hayatınızı ve dolayısıyla başkalarının da hayatını kolaylaştırmaya çalışın.
Belki gerçekleri duymaya hazır olmadığınızı düşünüyorsunuz ve bu fikir sizi rahatsız ediyor. Aslında tam da kılıçlarınızı, silahlarınızı, savunmanızı indirip kalbinizi açma zamanı. Her şey karmaşık olmak zorunda değil, izin verin biraz kolaylaşsın.
Cesaret ve umutla